SÖVGÜ ÜZERİNE
Şiddet denilince kaba güç ve silah kullanımı gelir ilk olarak akla.
Oysa, şiddet fiziksel olabildiği gibi sözel de olabilir.
Sövgü bu amaçla sıkça başvurulan araçtır.
Sosyal medyada öylesine sövgü sözlerine rastlıyorum ki varlığımdan utanasım geliyor.
Sövgü, umarsızlığın, zavallılığın ve belki de kısa yoldan vicdanı rahatlatmanın aygıtı olarak dolaşıma sokuluyor.
Başlangıçta kavrayamamıştım.
Bilgilenince algıladım.
Bursa’da futbol izleyicisi etnikçiliği ve terör seviciliği belgeli bir kadın siyasetçiye sövgüyle tepki göstermiş. Her nasılsa işin içine bir de gazoz markası sokulmuş.
Açık ve net söyleyeyim.
Her türlü kaba güç ve silah kullanımı gibi sözel şiddetin baş öğesi sövgüye de karşıyım. Her kime ve ne gerekçeyle olursa olsun sövgüye başvurmamalı insanım diyen.
Türkiye “Terörsüz Türkiye” kılıflı bir fırtınaya yakalanmış durumda. Toplumda bu gelişmelere karşı bir öfke selinin oluştuğu ortada.
Gerekçe ne olursa olsun sövgü haklılık kazanan bir eylem değildir.
Bundan kaynaklanan atışmanın sosyal medyada olanca hıza kavuştuğunu görüyoruz.
Bu gereksiz olduğu kadar tehlikeli bir gelişme.
Her türlü kışkırtamaya karşın bölünemeyen Türk milletinin bu ve benzeri gerekçelerle biri birine düşmesi birilerinin öteden beri arzuladığı tablodur. Haklı gerekçelere dayandırılan ve öfke patlamasının sonucu olduğu söylenebilecek sözel şiddetin bir noktada eylemli şiddete dönüşme olasılığı akıldan çıkartılmamalıdır.
Türk milletinin, son Türk devletini ateşe atmaya aday gelişmeler karşısında sövmekten önce yapabilecekleri var.
Öncelikle soğukkanlılık ve sağduyu korunmalıdır.
Sövgüye karşı çıkmak elbette gereklidir.
Ancak, özellikle son dönemde açılımı güzellemek için 100 yıl öncenin haklı savaşını, kuruluşu ve devrimleri her fırsatta boy hedefi yapan, işi sövgüye vardıranlar da bundan vazgeçmeli.
Etkinin (haklı ya da haksız) tepkiye neden olduğu gerçeği unutulmamalı!
Elbette, eğer kışkırtıcı değillerse.
Bu arada, sövgüyü gerekçe ederek etnikçiliğe, bölücülüğe yakınlık göstermek, şirinlik yüklemek de bir o kadar sakıncalı.
Sövgü bahanesiyle bölücülüğe mağduriyet sağlama yaklaşımlarına dikkat!