ALGI SAPMASI MI YOKSA EKSEN KAYMASI MI?

ALGI SAPMASI MI YOKSA EKSEN KAYMASI MI?
5 Ağustos 2025 00:52
130
A+
A-

Recep Akdur

Bir partinin yöneticileri ve aktif üyeleri dışında kalanlar tarafından yanlış anlaşılması veya düşünce ve eylemlerinin çarpıtılmış bir şekilde yorumlanmasına algı sapması deniyor. Bu, genellikle dış faktörler (rakip partiler, medya) tarafından yaratılan bir yanılsamadır. Eksen kayması ise partinin ideolojik duruşunda, politikalarında veya lider kadrosunda meydana gelen kendi içindeki köklü değişikliklerdir. Partideki ideolojik sapma, gerçek bir değişim anlatılmak istenir.

Bu iki durum/tespit, bir partinin siyasi başarısını, başarısızlığını veya gelecekte başarılı olabileceğini yorumlamada/beklemede kritik rol oynar. Algı sapmaları, partiyi özellikle seçmen nezdinde zayıflatırken, eksen kayması partinin kendi üye tabanıyla bağlarının koparmasına ve kimlik krizine girmesine neden olur. Her ikisi de başarısızlığın en temel nedenlerindendir.

AKP, algı yönetimi ile kamuoyunu etkilemek ve kendi iktidarını sürdürmek için devlet olanakları hatta adalet düzeni de dahil her türlü olanağı/aracı kullanıyor. Bunlar, “ahlaki ve etik ya da hukuki olup olmadığı tartışması saklı kalmak koşulu ile” son derece olağan ya da beklenen davranışlar. Önemli olan CHP’nin bunu özelde üyeleri genelde de seçmenler indinde etkisiz kılıp kılamadığı.

Son yerel seçimlerin ardından mitinglerde ve medyada; partinin genel politikalarından ziyade Ekrem İmamoğlu’nun merkez figür haline getirilmesi; “parti ne düşünüyor yerine Ekrem İmamoğlu ne düşünüyor” üzerinde yoğunlaşılması; arada sırada parlamenter sistem dile getirilse de ağırlıkla “Ekrem İmamoğlu başkanlığından/ projelerinden söz edilmesi” CHP’in güncel rutini haline geldi. Daha da kötüsü “yüzyılın uluslararası tuzağının” günümüzdeki versiyonu olan “Terörsüz Türkiye Komisyonu” söylemlerinde, Parti liderlerinin/sözcülerinin “Ulusal Birlik” ve “Cumhuriyet İdeolojisi” ile bağdaşmayan etnisiteye dayalı tanımlar yapması; CHP’nin komisyonda yer alması halinde İmamoğlu’nun bırakılacağının dile getirilmesi; “atanan üyelerin ulusal birlik konusundaki daha önceki söylemlerindeki duyarlılıkları” dikkatlerden kaçmıyor. Hele bir de bu bağlamda eleştiri yapan partililere disiplin sopası göstermekten bile kaçınılmaması.!

Tüm bunlar, yalnızca bir algı sapması olmadığı aynı zamanda “eksen kayması” olduğu endişesini körüklüyor. Bu durum bir yandan Partiyi seçmen nezdinde zayıflatırken, öte yandan partinin kendi tabanıyla bağlarını koparmasına ve kimlik krizine girmesine de neden oluyor. Özetle CHP, AKP yöntemlerini boşa çıkarmakta, “çelik gibi yerinde duruyor” algısı yaratmakta çok başarılı gözükmüyor.

Azim ve Karar, 04/0872025