OLUŞTURULAN ASİMETRİK ALGI TEHLİKELİ BOYUTLARA ULAŞTI 

OLUŞTURULAN ASİMETRİK ALGI TEHLİKELİ BOYUTLARA ULAŞTI 
8 Ağustos 2025 12:33
106
A+
A-

Recep Akdur

Etnik kimlik üzerinden siyaset yapmanın; başka bir söylemle ırkçılığın hepsi kötüdür. Herhangi bir nedenle, birinin “ezilenin” ırkçılığı hoş görebilir ya da görmezden gelinebilir, diğerlerinki “egemenlerinki” ise hoş görülemez diye bir anlayış yoktur. Kısa bir anlatımla ırkçılar arasında hiçbir fark yoktur.

Anadolu topraklarında “Türk Milliyetçiliğinin” aşağılanması bunun dışında kalan her türlü ırkçılığın ise olumlanması onun da ötesinde özendirilmesi, yani çifte standart ve asimetri yeni değildir. Osmanlı zamanındaki bu asimetrik algılama ve uygulamalar neredeyse Türkleri yurttaş saymama noktasına kadar varmıştır.

Atatürk her türden ırkçılığı dışlayarak, Anadolu’da yaşayan etnik grupları kucaklayan bir ulus yaratmıştır. Bu süreçte Türklerin diğer etnik gruplarla eşit seviyeye çıkarılması, itibarlarının iade edilmesi güçlü kardeşlik rüzgarlarını esmesine neden olmuştur.

12 Eylül’de tekrar yürürlüğe konan böl ve yönet projesi ırkçılık ve etnik kimlik üzerinden siyaset yapmayı tekrar piyasaya sürmüştür. Irkçılık yapanlar arasında asimetrik bir algı/ paradigma yaratılması için her türlü araç ve yöntem kullanıldı, kullanıyor. Projeye göre, tıpkı Osmanlı dönemindeki gibi Türk etnik kimliği dışında kalan tüm etnik kimlikler üzerinden siyaset yapılabilir; ama Türk etnik kimliği üzerinden asla. Başka bir anlatımla, yalnızca Türk Irkçılığı kötü onun dışındakilerin tümü iyidir.

Oluşturulan asimetrik algı başlangıçta “Kürt Milliyetçiliğinin” haklı meşru buna karşılık “Türk Milliyetçiliğinin” haksız, yanlış olduğu yönünde idi. Günümüzde bunun daha da tehlikeli bir boyuta ulaştığı anlaşılıyor. Kötü olan yalnızca “Türk Milliyetçiliği” değil, Anadolu’da yaşayan tüm etnik gruplardan oluşan “Türk Ulusu” da “Türk Ulusal Devleti” de kötü. Türk ulusunu ve birliğini savunmak da kötü.

Yıllardır bazı odaklar mikro milliyetçiliği bu arada da Kürtçülüğü ilericilik, demokratlık ve hatta solculuk olarak yutturmaya çalışıyor. İşçi sınıfının karşısına/yanına halkları bu arada da Kürtleri koyarak bize elma ile armudu toplatabileceklerini sanıyorlar. Atatürk’ün tanımladığı etnik grupların tamamını kucaklayan “Türk Ulusu” ile “Kürt Irkını” eşitlemeye çalışıyorlar.

Ulusun-Yurdun birliğinden ve eşit yurttaşlıktan, Cumhuriyetten yana olan insanların anlatmaya çalıştığı da bu. Ancak oluşturulan asimetrik algı bu basit doğruyu bile anlatılamaz/ anlaşılamaz hale getirdi. İnsanlar, iyi ya da kötü niyetle, farkında ya da farkında olmaksızın, bilinçli ya da bilinçsizce yaşamın tüm alanlarında bu asimetrik algıyla hareket ediyor. Yalnızca “Türklere” saldırmakla kalmıyorlar doğrudan “Türk Ulusuna ve “Türk Ulusunun ve Vatanının Birliğine” saldırıyorlar. Bu durumda da “meşru müdafaa” yapmaktan başka çare kalmıyor. Ne demişti rahmetli İnönü; gerekirse yeni bir dünya düzeni kurulur ve Türk Ulusu da orada yerini alır.

Azim ve Karar,  06/08/2025.