ŞEHİT ANNESİNE PARMAK SALLAMAK
Zahide Uçar
Açılım denen (CİA+MI6+MOSSAD) ihanet projesine haklı olarak karşı çıkan şehit annesi Pakize AKBABA’ya Milli Savunma Bakanı Yaşar GÜLER parmak sallayarak;
“Hadsizlik yapma, sen şehit anasısın o kadar” diyor.
İnsan söyleyecek söz bulamıyor. Bu şahıs Genelkurmay Başkanlığı yaptı. Komutan odur ki, emir verdiğinde asker ölüme gider. Çünkü asker komutanına güvenir. Peki, Güler’in bu sözünden sonra asker Güler’in arkasından bırakın ölüme, gezintiye çıkar mı? Şehit olursa anasına parmak sallayacak bir komutana güvenir mi? Güvenmez!
Saraya hoş görüneyim derken, ne kadar boş olduğunu gösteren Güler, kendini sıfırlamıştır. Ya da hak etmediği bir koltuğu işgal ettiği gerçeğini ilan etmiştir.
Bırakın koca bir orduyu, sivil hayatta bile bir amir altında çalışan elemanlarına sahip çıkmıyorsa orada verimli bir çalışma ve uyum olmaz. Bu tür üstlerin yalakası olur çünkü gerçekle yüzleşecek cesaretleri yoktur. Yetkin bir akla sahip değildirler.
Vah benim orduma, vah benim askerime… Saraya asker olandan Orduya komutan olmaz. Olmayacağını Güler itiraf etmiş oldu. Aslında;
“Görev zayiatı” anasısın da diyebilirdi.
Çünkü şehitlik tanımı AKP tarafından “görev zayiatı” diye değiştirildi. Kılıçdaroğlu da bu değişikliği destekledi. Vatan savunmasında hayatını kaybeden güvenlik görevlisine “görev zayiatı” tanımını getirenlerin başı;
Şehitlerimize kelle, katiline de sayın diyerek saygınlık tanımlaması yapmıştı.
İlk defa AKP döneminde şehit babası dava edildi. Bursa’da tek evladı şehit olan anne “vatan sağ olsun demeyeceğim” dediği için;
“O kadını mı dinleyeceğim” diyen AKP Genel Başkanıydı.
Görmediğimiz, duymadığımız ne varsa 22 yılda duyduk. Melih Gökçek döneminde belediye şoförü bir gazimizi darp etti. Bizim için mi gazi oldunuz diyenler türedi. Gazimizin takma bacağına haciz gönderildi.
PKK ile mücadele eden asker esir alınıp zindanlara tıkıldı. Pezevenkler, katiller gizli tanık yapıldı.
BU PSİKOLOJİK SALDIRI BİR SAVAŞ YÖNTEMİDİR:
Bu gibi durumlar askerin direncini ve inancını zayıflatır. Çünkü doğru ve eğri birbirine karışmış, hedef grileşerek netliğini kaybetmiştir. Türk askerini çelikten bir irade ile vatan savunmasında tek vücut haline getiren inanç kırılıyor. İnanç ve güven kırıldığında, vatan için verilen can değersizleştirildiğinde, arkasından “Balkan Bozgunu” gibi bir bozgun yaşarsınız.
Ordu ve güvenlik güçleri üzerinde sinsi, sistemli bir yıkım projesi sürdürülüyor. Orkun Özeller’in esir evine alınıp, tepkiler çoğalınca bırakılmasını bu projeden ayrı düşünemeyiz.
Terörsüz Türkiye sözü; “zehir altın kupa içinde verilir” klişe sözünü güncelliyor. Suriye’nin Kuzeyinde kurulan Büyük İsrail projesinin 2. Parçası sorunsuz bir şekilde çözülsün diye uydurulan zehirli bir yalan… Mecliste kurulan Sevr Masasının asıl amacı ise;
“2002 yılından beri sayıkladıkları Sevr İhanet Yasasıdır.” Bu ihanet yasası AKP’ye iktidar karşılığında verilen bir ev ödevidir. Bunlar 17 yıl önce de ABD isteği ile bir Anayasa taslağı hazırlayıp Türk Milletinden saklayarak ABD’ye onaya göndermişlerdi. Şimdi CHP’li olan İbrahim Kaboğlu ve CHP’yi AKP’ye satan Bayan Özbudun’un eşi Özbudun hazırlamıştı.
CİA Pençesinde ilk açılım sürecinde cani Öcalan ile birlikte Anayasa yapmaya kalktılar.
Rehin alınan adamların (!) ev ödevini yapana kadar kulağı çekilir.
Psikopat ABD Başkanı Trump’ın seçim hilesi tehdidi ve müstemleke valisi gibi hareket eden Büyükelçi Tom Barrack’ın ifşaatı neydi? AKP Genel Başkanının meşruiyete ihtiyacı olduğunu ve Trump’un bu meşruiyeti sağlayacağını söyledi… Bu açıklamalar tehdit değil de nedir? Yarası olmayan bu açıklamaya karşı ne yapar? Büyükelçiyi istenmeyen adam ilan eder. Rehin iseniz susar, yutarsınız.
Ülkemiz iktidarıyla, muhalefetiyle ele geçirilmiş, ele geçirilenler Sevr İhanet Masasına oturtulmuştur.
Pakize Ana bu gerçeği görmüştür. O bir anadır. Yüreği yaralı bir Ana!
Yaşar Güler neden kendini kaybederek kendi kafasına sıktı sanıyorsunuz? Pakize Ana O’na bir ayna oldu. O aynada kendi çirkin yüzünü gördüğü için ciyakladı. O andan itibaren Türk Milletinin MSB koltuğu cisimde dolu olsa da gönüllerde boş kaldı.
*** *** ***
Bu açılım ve meclis koalisyonu rezaletinin doğuracağı başka tehlikeler de vardır. Bu koalisyon şöyle bir mesaj veriyor: Terörle bir yere varılır. Devlet üzerinde başka emelleri olanlar da uzun süreli silahlı mücadeleye girerse, özerklik elde edebilir. Ölmeden mücadeleyi sürdürenler işledikleri cinayetlerden aklanır. Hatta önder ilan edilir.
Devlet yönetimi zafiyet kabul etmez. Yıkılan bütün Türk Devletleri, Selçuklu, Osmanlı gösterilen zafiyet ve verdikleri taviz nedeniyle yıkılmıştır.
Türkiye’yi ele geçirenler aynı yoldan ilerliyor.
Gerçeği gören ana yüreğiyle Pakize Akbaba direniyor.
Pakize Ana Türk Milletinin anasıdır. Ve siz, Türk Milletinin Anası’na saygı duymak zo-run-da-sınız!
Kurtuluş Savaşı öncesinde ilk kadın isyanını başlatan da Kastamonulu kadınlardır.
Bu toprakların Tomrisleri, Akanaları, Nene Hatunları, Şerife Gelinleri, Gördesli Makbuleleri ve yüzlerce yiğit kadınlardan oluşan Kadın Alayları bitmez. Alırlar façanızı aşağıya, düşürürler maskenizi, rezil olursunuz.
Azim ve Karar, 17.11.2025