ROBOTLAR İŞİMİZİ ELİMİZDEN ALIR MI?

Ceyhun Balcı
Akıllı robotlar işinizi çalabilir.
(CNN Int)
Beyaz yakalı robotlar işinizi elinizden alacak
(Wall Street Journal)
Robotlar işinizi elinizden alacak mı? Eninde sonunda, mutlaka.
(New York Times)
Yukarıdaki haberlerin bire bir aynısı ya da benzerleri her geçen gün ortamda daha çok yer alır oldu.
Bunları okuyanların kaygılanmaması olanaksız.
Kısaca, robot kavramına değinmekte yarar var.
Robot sözcüğüyle geçen yüzyılın başlarında Karel Csapek aracılığıyla tanıştığımız söylenebilir. Çek yazar Karel Csapek’in “Rossum’un Evrensel Robotları” oyunu bugünlerde gündemin başlarında yer alan robotu yazın alanına da taşımıştır. Mary Shelley’in Frankestein’ının açık etkisi görülür Csapek’in oyununda.
Çekçede “robota” sözcüğünün “zorla çalıştırma” anlamına geldiğini de anımsatmış olalım.
İlk kez 1921’de sahnelenen Csapek’in oyununda fabrikalarda çalışacak robotlar ordusu kuran sınır tanımaz bir bilim insanının öyküsü anlatılır.
Günümüzde makine öğrenmesi ve derin öğrenme gibi kavramların giderek daha çok konu edilmesi robotların özerkleşmesi ve insana başkaldırması gibi olasılıkları akla getirir olmuştur.
Her ne kadar son yıllarda daha sık dillendirilse de başlıktaki sorunun 200 yıllık geçmişi olduğu akıldan çıkartılmamalıdır. Sanayi Devrimi’yle birlikte gündeme gelmiştir.
Sanayi Devrimi’yle birlikte yükselen fabrikalar ev dokumacılığını, otomatik montaj hatları da küçük ölçekli üretim işletmelerinin sonunu getirmiştir.
Sürücüsüz taşıtlar, kasiyersiz ödeme noktaları ve akla gelebilecek başkaca insansız yürüyen işler robot kıyametinin habercileri olabilir mi?
Şimdilik robotların ve yapay zekânın insan denetimini aşması olasılığı düşüktür.
Ancak, bu olasılığın ve robotların öne çıkartılması hiç de bilinçsiz bir tercih değildir.
Robotların ve yapay zekânın insanın gördüğü işleri yapmaya başladığı kuşkusuzdur.
Robotlar özneleştirilerek insanı işten yoksun bırakan kararları verenlerin gözden kaçırılması amaçlanmaktadır.
Robotların ve yapay zekânın yaşamımızda daha çok yer alması elbette kaçınılmaz bir olgudur.
Karşı çıkış bundan çok, bu dönüşümde insanı göz ardı eden yaklaşımlara ve daha fazla kazanç sağlama anlayışınadır.
Goldman Sachs’ın 2023 tarihli araştırmasına göre küresel ölçekte 300 milyon insan robot ve yapay zekâ kaynaklı olarak işini yitirme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Bu tehlike, robotlar ve yapay zekâ kaynaklı olmaktan çok bunların yaşamımıza denetimsizce ve insanı, yaşamını göz ardı edercesine sokulması kaynaklıdır.
Dördüncü Sanayi Devrimi ya da İkinci Makine Çağı olarak da adlandırılan yeni dönemde işverenler/patronlar açıkça dışa vurmasalar da makinelerin insanların yerini olabildiğince hızlı alması yanlısıdırlar.
Zorla çalıştırılan robotun insana zor kullanması her ne kadar seslendirilse de şimdilik çok yakınımızda olan bir durum değildir.
Yapay Zekâ’yla, robotlarla ve başkaca teknolojik gelişmelerle yaşamı kolaylaştırmak ütopyaysa, bu yeni çağın getirilerinin kötüye kullanımı distopya olacaktır.
Ütopyaya evet demek ama distopyaya engel olmak öne sürülenin tersine insanın elindedir.
Başlıktaki soruya geri dönersek, insanların işlerini yitirmesi ne yazık ki olasılıklardan birisidir. Ancak, insanların işlerini ellerinden alacak olanlar robotlar değil kazanç tutkusuyla yanıp tutuşanlar olacaktır.
Hedef şaşmasın!
İki yüz yıl sonra bir Luddist başkaldırı daha gündeme gelebilir, gelmelidir.
Azim ve Karar, 08.07.2025