ÇERÇİOĞLU’NUN SUÇU NEYDİ?

ÇERÇİOĞLU’NUN SUÇU NEYDİ?
16 Ağustos 2025 16:21
119
A+
A-

Ceyhun Balcı

Yazının başlığı çok geçmişte kalmamış olan bir dizi filmi çağrıştırabilir. Ondan esinlendim.

Geçtiğimiz hafta Aydın’da yaşananlar kimlerini sevindirirken kimilerini de üzdü ve şaşırttı.

Korku, ürkü, geri çekilme ya da saf değiştirme savaşta ve barışta rastlanabilen insani duygular. Çerçioğlu bu duygulara yenik düşen ne ilk kişidir ne de son olacaktır.

Sözü edilen duygular bulunulan konumun korunması için olduğu gibi bir aile varlığının kurtarılması için de yönlendirebilir bireyi. Çerçioğlu olgusunda da aile varlığının korunması dürtüsü oldukça baskın olabilir.

Türkiye’de kamu çıkarını korumayan ya da o çıkarı kendisi ya da siyasi oluşumu için kullanan yöneticiler az değildir. Sistemin böylesi kullanıma olanak verecek şekilde kurgulandığı saptaması yapılırsa abartılmış olmaz.

Örneğin, Kamu İhale Kanunu kaç kez değişikliğe uğratılmıştır diye sorsam yanıtınız ne olur? Sayı üç basamaklıdır demekle yetinmiş olayım.

Başka deyişle belediyelerin yüklenicilerle ilişkisi yolsuzluk üretmeye eğilim yaratmak üzere kurgulanmıştır. Bu arada, belediyelerin durumu bu iken merkezi yönetimler sütte çıkma ak kaşık mıdır?

Her şey bir yana bırakılsa Ankara başta olmak üzere kamu kurumlarının kiralamaları mercek altına alınsa neler çıkar neler!

Bir örnek yeter.

Davutoğlu dışişleri bakanı olduğunda kullanması için kiralanan konuta verilen kirayla taşınmazın edinilmesi olanaklıydı.

Sayısız örnek eklenebilir.

Merkezi iktidara aday ve şimdilerde Türkiye’nin birçok büyük kentinde belediyeleri elinde tutan CHP’nin de buraları özenle yönettiğini, kamu yararını titizlikle gözettiğini iç rahatlığıyla söyleyemeyiz.

Çerçioğlu’na dönersek.

On yılı aşkın süredir başında bulunduğu Aydın Büyükşehir Belediyesi’nde çok ayrıntılı olmayan bir incelemeyle bile sayısız hata ve yolsuzluğa eşdeğer duruma rastlanabilir.

Buradaki sorun bu hataları ya da olası suçları yargıya yansıtmak yerine şantaj aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır.

Tüm kuvvetleri elinde toplayarak siyasi karşıtlarına karşı kullanmakta ikileme düşmeyen tek kişilik bir iktidar var Türkiye’de.

Çerçioğlu yargılanmayı gerektiren yolsuzluk ya da kötüye kullanım içinde olduysa tutulacak yol bellidir.

Bu yapılmayıp da saf değiştirmeye zorlanıyorsa en az Çerçioğlu’nun işlemiş olabileceği suçlar kadar önemlidir bu yapılan.

Olayın Çerçioğlu üzerinden değerlendirilerek kişiselleştirilmesi odaklanmamız gereken noktayı kaçırmamıza neden oluyor.

Dün topuklu efeyken, bugün adı takunyalıya çıkan Çerçioğlu’nun elbette suçları olabilir.

Ancak, oraya varmadan önce Çerçioğlu ve benzerlerini yaratan ortamı ve elbette bunları şantaj aracına dönüştüren iktidarı da görmek gerekmez mi?

Bu önemli ayrıntı görmezden gelindikçe Çerçioğlu’na başka halkaların eklenmesi şaşırtmayacak.

Azim ve Karar, 16.08.2025